Mekke nin fethi bugün mü Hakkında Detaylar

Müslüman alemi için önemli gecelerden olan Mekke nin fethi, her yıl 31 Aralık gecesi kutlama mesajları ve dualarla anılıyor. Fakat Mekke Hicri olarak 20 Ramazan gününde fethedildi

 

Mekke’nin fethi ne zaman Mekke fethi tarihi 31 Aralık mı, 1 Ocak mı Mekke fethi ile ilgili ayetler

Hz. Muhammed, Hicret'in 8. yılında, Ramazan ayının 13. günü harekete geçerek, 10 bin kiÅŸilik ordu ile Medine'den yola çıktı.

4 Ocak 630 yılında Hz. Muhammed ordusunu 4 kola ayırarak, "Size karşı konulmadıkça, size saldırılmadıkça, hiç kimseyle çarpışmaya girmeyeceksiniz, hiç kimseyi öldürmeyeceksiniz." Sözleriyle ordusunu ÅŸehre yaydı.

Fetih Suresi'ni okuyan binlerce Müslüman Mekke'ye girdi. 3 kol direniÅŸe geçmezken, Halid bin Velid'in komutasındaki 4. kol, Ä°krime bin Ebu Cehil önderliÄŸindeki küçük bir saldırıyı geri püskürttü.

Mekke'nin Fethi, 11 Ocak 630 yılında gerçekleÅŸti.

MEKKE'NÄ°N FETHÄ° 2021 YILI Ä°ÇÄ°NDE HANGÄ° GÜNE DENK GELÄ°YOR?

Mekke'nin Fethi, 11 Ocak 630 (Hicrî: 20 Ramazan 8) tarihinde Müslümanların, KureyÅŸliler'in elindeki Mekke'yi fethi olayıdır. Ülkemizde son yıllarda Mekke'nin fetih tarihi 10 gün önceye çekilerek Miladi 31 Aralık/ 1 Ocak'ta kutlanmaya baÅŸlandı.

Mekke'nin Fethi Hicri olarak 20 Ramazan'da kutlanıyor. 2021 yılında ise 20 Ramazan, 2 Mayıs 2021 tarihinde denk gelmektedir.

MEKKE NASIL FETHEDÄ°LDÄ°?

Mekke'nin fethi için Hz. Muhammed hareket emri verdi ve Fetih Suresi'ni okuyarak Mekke'ye girdi. 3 kol herhangi bir direniÅŸle karşılaÅŸmazken Halid bin Velid'in komutasındaki 4. kol, Ä°krime bin Ebu Cehil önderliÄŸindeki küçük bir saldırıyı geri püskürttü.

Hz. Muhammed, Mekke'ye girer girmez genel af ilan edildiÄŸini bildirdi ve Ebu Süfyan'a bildirdiÄŸi ÅŸekilde, kimseye dokunulmayacağını ilan etti. Ardından içerisinde 360 put bulunan Kâbe'ye yöneldi. Ä°sra Suresi'nin 81. âyetini okuyarak putları birer birer devirdi. Daha sonra da beraberindeki Müslümanlar'la Kâbe'yi tavaf etti.

Fetihten hemen sonra Hz. Muhammed, Kâbe'de ilk hutbesini verdi. Mekkeliler'in ÅŸüphelerini de gidermek adına hutbesinde ÅŸu sözlere de yer verdi:

"Benim hâlimle sizin hâliniz, Yusuf'un kardeÅŸlerine dediÄŸinin tıpkısı olacaktır. Yusuf'un kardeÅŸlerine dediÄŸi gibi, ben de diyorum ki: 'Size bugün hiçbir baÅŸa kakma ve ayıplama yok. Allah, hepinizi bağışlasın. O, merhamet edenlerin en merhametlisidir. Gidiniz; sizler artık serbestsiniz."(Yusuf Sûresi 92. âyet)

MEKKE'NÄ°N FETHÄ° Ä°LE Ä°LGÄ°LÄ° AYETLER

110/1,2,3- Allah'ın yardımı ve fetih (Mekke fethi) geldiÄŸinde ve insanların bölük bölük Allah'ın dinine girdiÄŸini gördüÄŸünde, Rabbine hamd ederek tespihte bulun ve O'ndan bağışlama dile. Çünkü O tövbeleri çok kabul edendir.

48/25- Onlar, inkar edenler ve sizi Mescid-i Haram'ı ziyaretten ve (ibadet amacıyla) bekletilen kurbanlıkları yerlerine ulaÅŸmaktan alıkoyanlardır. EÄŸer, oradaki henüz tanımadığınız inanmış erkeklerle, inanmış kadınları bilmeyerek ezmeniz ve böylece size bir eziyet gelecek olmasaydı, (Allah Mekke'ye girmenize izin verirdi). Allah, dilediÄŸini rahmetine koymak için böyle yapmıştır. EÄŸer, inananlarla inkarcılar birbirinden ayrılmış olsalardı, onlardan inkar edenleri elem dolu bir azaba uÄŸratırdık.

48/1- Åžüphesiz biz sana apaçık bir fetih verdik.1 1

48/10- Sana bîat edenler ancak Allah'a bîat etmiÅŸ olurlar.2 Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. VerdiÄŸi sözden dönen kendi aleyhine dönmüÅŸ olur. Allah'a verdiÄŸi sözü yerine getirene, Allah büyük bir mükâfat verecektir. 2

48/11- Bedevîlerin (savaÅŸtan) geri bırakılanları sana, "Bizi mallarımız ve ailelerimiz alıkoydu; Allah'tan bizim için af dile" diyecekler. Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: "Allah sizin bir zarara uÄŸramanızı dilerse, yahut bir yarar elde etmenizi dilerse, ona karşı kimin bir ÅŸeye gücü yeter? Hayır, Allah yaptıklarınızdan haberdardır."

48/12- (Ey münafıklar!) Siz aslında, Peygamberin ve inananların bir daha ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu, sizin gönüllerinize güzel gösterildi de kötü zanda bulundunuz ve helaki hak eden bir kavim oldunuz.

48/13- Kim Allah'a ve Peygambere inanmazsa bilsin ki, ÅŸüphesiz biz, inkarcılar için alevli bir ateÅŸ hazırladık.

48/14- Göklerin ve yerin hükümranlığı Allah'ındır. O, dilediÄŸini bağışlar, dilediÄŸine ceza verir. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

48/15- SavaÅŸtan geri bırakılanlar, siz ganimetleri almaya giderken, "Bırakın biz de sizinle gelelim" diyeceklerdir. Onlar Allah'ın sözünü deÄŸiÅŸtirmek isterler. De ki: "Siz bizimle asla gelmeyeceksiniz. Allah önceden böyle buyurmuÅŸtur." Onlar, "Bizi kıskanıyorsunuz" diyeceklerdir. Hayır, onlar pek az anlarlar.

48/16- Bedevîlerin (savaÅŸtan) geri bırakılanlarına de ki: "Siz, güçlü kuvvetli bir kavme karşı teslim oluncaya kadar savaÅŸmaya çaÄŸrılacaksınız. EÄŸer itaat ederseniz Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüÄŸünüz gibi yine dönerseniz, Allah sizi elem dolu bir azaba uÄŸratır."

48/17- Köre güçlük yoktur, topala güçlük yoktur, hastaya güçlük yoktur. (Bunlar savaÅŸa katılmak zorunda deÄŸillerdir.) Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse, Allah onu, içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyar. Kim de yüz çevirirse, onu elem dolu bir azaba uÄŸratır.

48/18,19- Åžüphesiz Allah, aÄŸaç altında sana bîat ederlerken inananlardan hoÅŸnut olmuÅŸtur. Gönüllerinde olanı bilmiÅŸ, onlara huzur, güven duygusu vermiÅŸ ve onlara yakın bir fetih3 ve elde edecekleri birçok ganimetler nasip etmiÅŸtir. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. 3

48/2,3- Ta ki Allah, senin geçmiÅŸ ve gelecek günahlarını bağışlasın, sana olan nimetini tamamlasın, seni doÄŸru yola iletsin ve Allah sana, ÅŸanlı bir zaferle yardım etsin.

48/20- Allah size, elde edeceÄŸiniz birçok ganimetler vaad etmiÅŸtir. Åžimdilik bunu size hemen vermiÅŸ ve insanların ellerini sizden çekmiÅŸtir. (Allah böyle yaptı) ki, bunlar mü'minler için bir delil olsun, sizi de doÄŸru bir yola iletsin.

48/21- Henüz elde edemediÄŸiniz, fakat Allah'ın, ilmiyle kuÅŸattığı baÅŸka (kazançlar) da vardır. Allah her ÅŸeye hakkıyla gücü yetendir.

48/22- Ä°nkar edenler sizinle savaÅŸsalardı, arkalarını dönüp kaçarlar, sonra da ne bir dost, ne de bir yardımcı bulabilirlerdi.

48/23- Allah'ın ötedenberi iÅŸleyip duran kanunu (budur). Allah'ın kanununda asla bir deÄŸiÅŸiklik bulamazsın.

48/24- O, Mekke'nin göbeÄŸinde, sizi onlara karşı üstün kıldıktan sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görmektedir.

48/26- Hani inkar edenler kalplerine taassubu, cahiliye taassubunu yerleÅŸtirmiÅŸlerdi. Allah ise, Peygamberine ve inananlara huzur ve güvenini indirmiÅŸ ve onların takva (Allah'a karşı gelmekten sakınma) sözünü tutmalarını saÄŸlamıştı. Zâten onlar buna lâyık ve ehil idiler. Allah her ÅŸeyi hakkıyla bilmektedir.

48/27- Andolsun, Allah, Peygamberinin rüyasını doÄŸru çıkardı. Allah dilerse, siz güven içinde baÅŸlarınızı kazıtmış veya saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah, sizin bilmediÄŸinizi bildi ve size bundan baÅŸka yakın bir fetih daha verdi.4 4

48/28- O, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderendir. (Allah) o hak dini bütün dinlere üstün kılmak için (böyle yaptı). Åžahit olarak Allah yeter.

48/29- Muhammed, Allah'ın Resülüdür. Onunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çetin, birbirlerine karşı da merhametlidirler. Onların, rükû ve secde halinde, Allah'tan lütuf ve hoÅŸnutluk istediklerini görürsün. Onların secde eseri olan alametleri yüzlerindedir. Ä°ÅŸte bu, onların Tevrat'ta ve Ä°ncil'de anlatılan durumlarıdır: Onlar filizini çıkarmış, onu kuvvetlendirmiÅŸ, kalınlaÅŸmış, gövdesi üzerine dikilmiÅŸ, ziraatçıların hoÅŸuna giden bir ekin gibidirler. Allah kendileri sebebiyle inkarcıları öfkelendirmek için onları böyle saÄŸlam ve dirençli kılar. Allah, içlerinden iman edip salih amel iÅŸleyenlere bir bağışlama ve büyük bir mükafat vaad etmiÅŸtir.

48/4- O, inananların imanlarını kat kat artırmaları için kalplerine huzur ve güven indirendir. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

48/5- Bütün bunlar Allah'ın; inanan erkek ve kadınları, içlerinden ırmaklar akan, içinde temelli kalacakları cennetlere koyması, onların kötülüklerini örtmesi içindir. Ä°ÅŸte bu, Allah katında büyük bir baÅŸarıdır.

48/6- Bir de, Allah'ın, hakkında kötü zanda bulunan münafık erkeklere ve münafık kadınlara, Allah'a ortak koÅŸan erkeklere ve Allah'a ortak koÅŸan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük girdabı onların başına olsun! Allah onlara gazap etmiÅŸ, onları lanetlemiÅŸ ve kendilerine cehennemi hazırlamıştır. Orası ne kötü bir varış yeridir!

48/7- Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

48/8- (Ey Muhammed!) Åžüphesiz biz seni bir ÅŸâhit, bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik.

48/9- Ey insanlar! Allah'a ve Peygamberine inanasınız, ona yardım edesiniz, ona saygı gösteresiniz ve sabah akÅŸam Allah'ı tespih edesiniz diye (Peygamber'i gönderdik.)

61/10- Ey iman edenler! Sizi elem dolu bir azaptan kurtaracak bir ticaret göstereyim mi size?

61/11- Allah'a ve peygamberine inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihat edersiniz. EÄŸer bilirseniz, bu sizin için çok hayırlıdır.

61/12- (Bunu yapınız ki) Allah, günahlarınızı bağışlasın, sizi içinden ırmaklar akan cennetlere ve Adn cennetlerindeki güzel meskenlere koysun. Ä°ÅŸte bu büyük baÅŸarıdır.

61/13- SeveceÄŸiniz baÅŸka bir kazanç daha var: Allah'tan bir yardım ve yakın bir fetih (Mekke'nin fethi). (Ey Muhammed!) Mü'minleri müjdele!