Miraç Geceniz mübarek olsun Hakkında Detaylar

Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.), Recep ayının 27 nci gecesinde Burak isimli binek vasıtasıyla Mesid-i Haram dan Mescid-i Aksa ya gitti ve orada Miraç a yükselerek diğer peygamberlerle görüştü, ardından Hâlık ımız olan ve her türlü noksanlıktan münezzeh Yüce Rabb imiz (c.c.) ile bir araya geldi

 

Efendimiz (s.a.v.) kısa süre içerisinde önce eÅŸi, annemiz Hz. Hatice’yi (r.a.) ardından kendisini çocukluÄŸundan beri destekleyen amcası Ebu Talib’i kaybetti. YaÅŸanan sıkıntı ve kederler, o senenin, “Hüzün Yılı” olarak anılmasına neden oldu. Bunca sıkıntının yaÅŸandığı dönemde Allah (c.c.) Miraç mucizesi ile efendimizi (s.a.v.) teselli etti, güven ve itminan verdi. Ayrıca bu büyük mucize, kıyamete kadar Müslümanlar için bir lütuf haline geldi. Miraç mucizesi sırasında 5 vakit namaz farz kılındı ve Bakara Suresi’nin son iki ayeti verildi. Miraç lütfu, efendimizin (s.a.v), “Namaz mü’minin miracıdır” ÅŸeklindeki hadis-i ÅŸerifinde müjdelendi. (Münavî, Feyzü’l-Kadir 1/497)

Rasul-i Ekrem (s.a.v.) Miraç ile hiçbir insanın ulaÅŸamayacağı bir makama yükseltildiÄŸinde Yüce Rabb’ini ÅŸu ifadelerle övdü:

“Ettehiyyâtü lillâhi ve’s-selâvâtü ve’t-tayyibât: En güzel övgüler, selamlar, ibadet ve taatler Allah’a mahsustur. O’na layıktır.”

Bunun üzerine Hak Tealâ buyurdu ki:

“Es-selâmü aleyke eyyühe’n-ne­biyyü ve rahmetullâhi ve be­rekâtüh: Selam sana olsun ey Nebi! Allah’ın rahmeti ve bereketi de sana olsun.”

Ardından Rasulullah (s.a.v.) da:

“Es-selâmü aleynâ ve alâ ibâdilla­hi’s-salihîn: Selam bize ve Allah’ın sâlih kullarına olsun.” dedi.

Bu selamlaÅŸmaya ÅŸahit olan Ceb­rail a.s. ve bütün melekler:

“EÅŸhedü en lâ ilâhe illallah ve eÅŸhedü enne Muhammeden abduhû ve rasû­lüh: Åžahitlik ederim ki Allah’tan baÅŸka ilah yoktur ve yine ÅŸahitlik ederim ki Muhammed O’nun kulu ve rasulüdür.” dediler. (Kurtubî, Tefsir; Ä°bn Nüceym, el-Bahrü’r-Râik)

Miraç ile namaz ve Bakara Suresi’nin son iki ayetiyle birlikte bir müjde daha mü’minlere verildi: Ümmetinden Allah’a hiçbir ÅŸeyi ortak koÅŸmayanların, azap görse dahi eninde sonunda cennete gireceÄŸi müjdesi.

Miraç Kandili ibadetleri

Ä°slam alimleri, Miraç Gecesi bunların yapılmasını uygun görmüÅŸtür:

Kur'an–ı Kerim okunmalı; okuyanlar dinlenmeli. Uygun mekânlarda Kur'an ziyafetleri verilmeli; Kelamullah'a olan sevgi, saygı ve baÄŸlılık duyguları yenilenmeli, kuvvetlendirilmeli.

Peygamber Efendimiz’e (s.a.v.) salât ü selâmlar getirilmeli; O'nun ÅŸefaatini ümit edip, ümmetinden olma ÅŸuuru tazelenmeli.

Kaza, nafile namazlar kılınmalı; varsa o geceye ait nakledilen namazlar, onlar da ayrıca kılınmalı. Miraç gecesi, özü itibariyle ibadet ve ibadette ihsan ÅŸuuruyla ihya edilmeli.

Miraç gecesi duası

“Ey âlemleri yoktan var eden yüce Rabbimiz! Âlemlerinin içinde bir âlem olarak kapına geldik, bu mübarek kandil gecesinde, dünyevi meÅŸgalemizi bir tarafa bırakıp; huzurunda sana yöneldik, boynumuzu büktük, kemâli edeple senden istiyoruz bizleri boÅŸ çevirme ya Rabbi. Rabbimiz!”

Miraç Gecesi namazı

Miraç Gecesi’nde, yatsı namazından sonra 12 rekat namaz kılınması, bu sırada 2 rekatta bir selam verilmesi, her rekatta 1 Fatiha suresi, 10 Ä°hlas-ı Åžerif okunması da tavsiye edilmiÅŸtir. Namazdan sonra; 100 kez "Sübhanallahi velhamdülillahi ve lâ ilâhe illallahü vallahü ekber, ve lâ havle velâ kuvvete illâ billahil aliyyil azim" 100 defa istiÄŸfar, 100 defa salâvat-i ÅŸerîfe okunması da Ä°slam büyükleri tarafından uygun görülmüÅŸtür.

Tirmizi'nin aktardığıı bilgiler doÄŸrultusunda Ebû Ümâme’nin (r.a) ÅŸu sözleri kaynaklarda yer almaktadır:

Efendimiz (s.a.v.) birçok dua okudu, fakat biz ondan hiçbir ÅŸey ezberleyemedik. Bunun üzerine:

– Yâ Resûlallah! Pek çok dua okudun, biz onları ezberleyemedik, dedik. O zaman Resûl–i Ekrem ÅŸöyle buyurdu:

– “O duaların hepsini içine alan bir duayı size öÄŸreteyim mi? Åžöyle deyiniz:

"Allâhümme innî es’elüke min hayri mâ seeleke minhü nebiyyüke Muhammedün sallallahu aleyhi ve sellem. Ve neûzü bike min ÅŸerri mesteâzeke minhü nebiyyüke Muhammedün sallallahu aleyhi ve sellem. Ve ente’l–müsteân, ve aleyke’l–belâÄŸ, ve lâ havle velâ kuvvete illâ billâh"

Türkçe anlamı:

"Allahım! Peygamber’in Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’in senden dilediÄŸi hayırları ben de dilerim. Peygamber’in Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’in sana sığındığı ÅŸerlerden biz de sana sığınırız. Yardım ancak senden beklenir. Ä°nsanı dünya ve âhirette muradına ulaÅŸtıracak sensin. Günahtan kaçacak güç, ibadet edecek kuvvet ancak Allah’ın yardımıyla kazanılabilir." (Tirmizî, Daavât 89)